ve aşk evliliğin ellerinden tuttu...
1 sayfadaki 1 sayfası
ve aşk evliliğin ellerinden tuttu...
Sorunsuz evlilik mi dediniz? Niye sorunsuz olmak zorunda evlilikler?
Neden insanlar sırf evlilik sorunsuz olmak zorunda diye düşünmekteler?
Oysa başka her yerde sorun var. İnsan ilişkilerinin her türlüsünde
sorun var. kabul edelim ki; iki insanın olduğu her yerde sorun vardır.
Hele de eşler arası sorunlar ve pürüzler olmazsa olmazdır neredeyse.
Bir de aşk için bir araya gelmişseniz, ister aşkın sonucunda, ister
aşkı inşa etmek üzere sorunsuz ve pürüzsüz yaşamanız bir şeylerin doğal
olmadığına işaret eder. Ne zaman eşinizle bir sorun yaşasanız avucunuza
bakın.
Sorunların olabilirliğini kabul ederseniz Çözümlerinizde hemen elinizin
altında, avucunuzun içinde.... sevildiğinizden ve sevdiğinizden şüpheye
düşerseniz avucunuzu açıp parmaklarınızı sayın.
Baş parmağınıza bakın önce. Size en yakın olan parmağınız. Diğer dört
parmağın hareketlerini anlamlı kılan o. Gerektiğinde her parmağın
yanında hazır oluyor, yardımına koşuyor. Vazgeçebilir misiniz
başparmağınızdan?
Peki ya eşinizden? Size en yakın o iken kesip atabilir misiniz onu
hayatınızdan? Her halinizde hemen yanı başınızda olmuşken ve olmaya
hazırken, gözden çıkarır mısınız eşinizi? Hayatınızda başka her şey
onun yakınlığı ile sevimli geliyor değil mi size? Bütün akrabalarınızla
ilişkilerinizi eşinizin yakınlığı anlamlı kılıyor değil mi?
Şimdi de işaret parmağınıza bakın. Güzel bir şey görseniz hemen onu
uzatırsınız. Beğendiklerinizi gösterirsiniz onunla. Doğru olanı onunla
işaret edersiniz.
Eşinizi de onca insan arasından parmakla gösterilir bulmuyor musunuz?
İlk gördüğünüzde, ilk sevdiğinizde, yüreğiniz ilk ısındığında, kalbiniz
tıpkı işaret parmağınız gibi onu göstermişti size. Şimdi nasıl yalancı
çıkarırsınız kalbinizin işaretini? Nasıl güvenmezsiniz kalbinizin
seçimine? Hem sonra işaret parmağınızın göstermeye değer bulduğu güzel
şeyler yaşamadınız mı onunla? İşaret parmağınızın göstermeye değer
bulduğu doğruları paylaşmadınız mı onunla? Şimdi kesip atacak mısınız
işaret parmağınızın size gösterdiğini? Elinizin tersiyle itecek misiniz
kalbinizin işaret ettiğini?
Orta parmağınıza bakın şimdi. En uzunu o parmaklarınızın arasında.
Yüksekte duruyor. Hepsinden öteye uzanıyor. Vazgeçebilir misiniz orta
parmağınızdan? Hepsinden uzun diye lüzumsuz görürü müsünüz onu?
Peki ya eşiniz? Bütün kadınlar yada erkekler arasında kalbinizin
sırlarına aşina olacak kadar farklı değil mi o? Bütün kadınlar ve
erkekler arasından sizin için özel olarak sıyrılıp gelmiş değil mi? O
sizin için en yüksek konumda değil mi? Sizi başka bütün erkekler ve
kadınların üzerinde tutmadı mı? Vazgeçebilir misiniz ondan şimdi? Onu
herhangi bir kadın yada erkek gibi görebilir misiniz?
Şimdi de yüzük parmağınıza bakın. Parmağınızı ne zamandır çevreleyen o
altın yada gümüş halkayı ilk taktığınız günü düşünün. Ne kadar
heyecanlıydınız değil mi? Hayatınızın kadınını yada erkeğini bulduğunuz
o günü yeniden yaşayın. Tekrar bakın eşinizin gözlerinin içine. Onu
kendinize biricik yapan sırrı yeniden hissedin. Eşinizin sırf size razı
olması onu sizin için biricik yapmaya değmiyor mu? Şimdi yüzük
parmağınızı atabilir misiniz elinizden?
Ve son olarak serçe parmağınıza bakın. Ne kadar da incecik ve zayıf
değil mi? Eşinizin kalbi gibi. Size sırlarını açmış, sizin sırlarınız
paylaşmış bir kalp sizin için süslenip bezenmiş paha biçilmez bir ayine
gibidir. Bakınca kendinizi gördüğünüz bu ayna, öylesine kırılgandır ki,
sizden gelecek küçük bir fiske parçalayıp köreltebilir onu. Özellikle
size karşı savunmasızdır ve özellikle sizden gelecek darbeler onu en
hassas yerlerinden çatlatabilir. Başkası karşısında bu kadar kırılgan
değildir eşiniz. Tıpkı serçe parmağınız gibi... şimdi dilerseniz
vazgeçin serçe parmağınızdan. Nasılsa ince ve zayıf diye koparıp atın
onu elinizden. Hiç olur mu?
Şimdi yeniden bakın ellerinize!beş parmağın beşi birden aşkı
gösteriyor. Avuçlarınızın içinde hissedin aşkı şimdi. Aşk elinizin
altında! Canlı, sıcak ve yakın....
ve aşk evliliğin ellerinden tuttu...
senai demirci
Neden insanlar sırf evlilik sorunsuz olmak zorunda diye düşünmekteler?
Oysa başka her yerde sorun var. İnsan ilişkilerinin her türlüsünde
sorun var. kabul edelim ki; iki insanın olduğu her yerde sorun vardır.
Hele de eşler arası sorunlar ve pürüzler olmazsa olmazdır neredeyse.
Bir de aşk için bir araya gelmişseniz, ister aşkın sonucunda, ister
aşkı inşa etmek üzere sorunsuz ve pürüzsüz yaşamanız bir şeylerin doğal
olmadığına işaret eder. Ne zaman eşinizle bir sorun yaşasanız avucunuza
bakın.
Sorunların olabilirliğini kabul ederseniz Çözümlerinizde hemen elinizin
altında, avucunuzun içinde.... sevildiğinizden ve sevdiğinizden şüpheye
düşerseniz avucunuzu açıp parmaklarınızı sayın.
Baş parmağınıza bakın önce. Size en yakın olan parmağınız. Diğer dört
parmağın hareketlerini anlamlı kılan o. Gerektiğinde her parmağın
yanında hazır oluyor, yardımına koşuyor. Vazgeçebilir misiniz
başparmağınızdan?
Peki ya eşinizden? Size en yakın o iken kesip atabilir misiniz onu
hayatınızdan? Her halinizde hemen yanı başınızda olmuşken ve olmaya
hazırken, gözden çıkarır mısınız eşinizi? Hayatınızda başka her şey
onun yakınlığı ile sevimli geliyor değil mi size? Bütün akrabalarınızla
ilişkilerinizi eşinizin yakınlığı anlamlı kılıyor değil mi?
Şimdi de işaret parmağınıza bakın. Güzel bir şey görseniz hemen onu
uzatırsınız. Beğendiklerinizi gösterirsiniz onunla. Doğru olanı onunla
işaret edersiniz.
Eşinizi de onca insan arasından parmakla gösterilir bulmuyor musunuz?
İlk gördüğünüzde, ilk sevdiğinizde, yüreğiniz ilk ısındığında, kalbiniz
tıpkı işaret parmağınız gibi onu göstermişti size. Şimdi nasıl yalancı
çıkarırsınız kalbinizin işaretini? Nasıl güvenmezsiniz kalbinizin
seçimine? Hem sonra işaret parmağınızın göstermeye değer bulduğu güzel
şeyler yaşamadınız mı onunla? İşaret parmağınızın göstermeye değer
bulduğu doğruları paylaşmadınız mı onunla? Şimdi kesip atacak mısınız
işaret parmağınızın size gösterdiğini? Elinizin tersiyle itecek misiniz
kalbinizin işaret ettiğini?
Orta parmağınıza bakın şimdi. En uzunu o parmaklarınızın arasında.
Yüksekte duruyor. Hepsinden öteye uzanıyor. Vazgeçebilir misiniz orta
parmağınızdan? Hepsinden uzun diye lüzumsuz görürü müsünüz onu?
Peki ya eşiniz? Bütün kadınlar yada erkekler arasında kalbinizin
sırlarına aşina olacak kadar farklı değil mi o? Bütün kadınlar ve
erkekler arasından sizin için özel olarak sıyrılıp gelmiş değil mi? O
sizin için en yüksek konumda değil mi? Sizi başka bütün erkekler ve
kadınların üzerinde tutmadı mı? Vazgeçebilir misiniz ondan şimdi? Onu
herhangi bir kadın yada erkek gibi görebilir misiniz?
Şimdi de yüzük parmağınıza bakın. Parmağınızı ne zamandır çevreleyen o
altın yada gümüş halkayı ilk taktığınız günü düşünün. Ne kadar
heyecanlıydınız değil mi? Hayatınızın kadınını yada erkeğini bulduğunuz
o günü yeniden yaşayın. Tekrar bakın eşinizin gözlerinin içine. Onu
kendinize biricik yapan sırrı yeniden hissedin. Eşinizin sırf size razı
olması onu sizin için biricik yapmaya değmiyor mu? Şimdi yüzük
parmağınızı atabilir misiniz elinizden?
Ve son olarak serçe parmağınıza bakın. Ne kadar da incecik ve zayıf
değil mi? Eşinizin kalbi gibi. Size sırlarını açmış, sizin sırlarınız
paylaşmış bir kalp sizin için süslenip bezenmiş paha biçilmez bir ayine
gibidir. Bakınca kendinizi gördüğünüz bu ayna, öylesine kırılgandır ki,
sizden gelecek küçük bir fiske parçalayıp köreltebilir onu. Özellikle
size karşı savunmasızdır ve özellikle sizden gelecek darbeler onu en
hassas yerlerinden çatlatabilir. Başkası karşısında bu kadar kırılgan
değildir eşiniz. Tıpkı serçe parmağınız gibi... şimdi dilerseniz
vazgeçin serçe parmağınızdan. Nasılsa ince ve zayıf diye koparıp atın
onu elinizden. Hiç olur mu?
Şimdi yeniden bakın ellerinize!beş parmağın beşi birden aşkı
gösteriyor. Avuçlarınızın içinde hissedin aşkı şimdi. Aşk elinizin
altında! Canlı, sıcak ve yakın....
ve aşk evliliğin ellerinden tuttu...
senai demirci
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz